Tazminat davası, haksız bir eylem sonucu yaşadığınız zararların telafisi için başvurabileceğiniz hukuki bir yoldur. Bilerek, bilmeyerek, ihmal ya da tedbirsizlik sonucu meydana gelen ve size zarar veren eylemlerin karşılığında hakkınızı aramanızı sağlar. Bu davaların temelinde, bir kişinin başka bir tarafından uğradığı zararın karşılanması amacı yatmaktadır.
Tazminat nedir sorusuna cevap arıyorsanız, bunu iki ana başlık altında inceleyebiliriz. Maddi manevi tazminat hesaplama konusu özellikle önemlidir. Çünkü maddi tazminat malvarlığınızda oluşan somut zararları kapsarken, manevi tazminat ise ruhsal acı ve üzüntü gibi psikolojik zararları içerir. Bu yazıda, sizinle tazminat davası sürecinde bilmeniz gereken tüm detayları paylaşacağız.
Hukuki haklarınızı korumak için tazminat davası açmadan önce bilmeniz gereken kritik noktalar vardır. Öncelikle, zamanaşımı sürelerine dikkat etmelisiniz. Bu süreler genellikle zararı ve sorumluyu öğrendiğiniz tarihten itibaren iki yıl, her durumda ise olayın gerçekleştiği tarihten itibaren on yıldır. Ancak, haksız fiil aynı zamanda suç teşkil ediyorsa ve ceza hukuku daha uzun bir zamanaşımı öngörüyorsa, bu süre uygulanır.
Tazminat davası nasıl açılır sorusuna gelince, dört temel unsura dikkat edilmektedir. Bunlar: hukuka aykırı fiil, zarar, kusur ve nedensellik bağı olarak sıralanmaktadır. Maddi manevi tazminat hesaplama işlemi karmaşık olabilmektedir. Çünkü hâkim tazminatın kapsamını kusurun ağırlığına göre belirler. Amaç kişiyi zenginleştirmek değil, zararı gidermektir.
Dava açılırken aranan dört temel unsur bulunmaktadır.
Hukuka aykırı fiil, hukuk düzenince yasak veya özen yükümlülüğüne aykırı davranışları kapsamaktadır.
Zarar, maddi veya manevi nitelikte olabilmektedir. Ayrıca somut ve hesaplanabilir şekilde ispatlanmalıdır.
Kusur; kasıt veya ihmal şeklinde ortaya çıkabilmektedir.
Nedensellik bağı ise fiil ile zarar arasındaki doğrudan ilişkiyi gösterir.

Hukuk sistemimizde tazminat davası iki temel kategoriye ayrılmaktadır. Bunlar maddi ve manevi tazminat olarak sıralanmaktadır. Bu kategoriler, yaşanan zararın niteliğine göre şekillenmektedir. Maddi manevi tazminat hesaplama yöntemleri de buna göre farklılık gösterir.
Maddi tazminat, malvarlığında meydana gelen eksilmeleri karşılamaktadır. Öte yandan manevi tazminat kişinin yaşadığı acı, elem ve üzüntünün giderilmesini amaçlar. Örneğin, kişinin eleme düşmesi veya kişilik haklarına zarar gelmesi durumunda manevi tazminat talep edilmektedir. Trafik kazası tazminatı ise ölüm, yaralanma veya maddi hasar durumlarında söz konusudur.
Mahkemeye başvurduktan sonra tazminat davası belirli aşamalardan geçer. Bu süreç, taraf iddialarının sunulması, maluliyet oranı tespiti, kusur tespiti ve maddi zararın hesaplanması gibi aşamaları içerir. Mahkeme her aşamada yapılan tespitleri değerlendirir ve tarafların itirazlarını inceler.
Manevi tazminat hesaplama sırasında somut durumun özellikleri, tarafların kusur oranları, mali durumları ve zararın büyüklüğü dikkate alınır. Buna karşılık, maddi tazminat doğrudan uğranılan zarar, tarafların kusur oranı, maluliyet varsa maluliyet oranı ve ölüm varsa ölenin yaşı gibi kriterler üzerinden matematiksel hesaplamalarla belirlenmektedir.
Sonuç olarak, tazminat davası sürecini başarılı bir şekilde yürütmek için gerekli bilgi ve hazırlığa sahip olmanız büyük önem taşır. Haksız fiil, zarar, kusur ve nedensellik bağı gibi dört temel unsurun varlığını kanıtlamak, davanızın temelini oluşturur. Ayrıca zamanaşımı sürelerine dikkat etmek ve uygun delilleri toplamak, hakkınızı aramanızda size avantaj sağlayacaktır. Özellikle karmaşık durumlar için mutlaka bir hukuk uzmanından destek almanız faydalı olacaktır.
Tazminat davası açarken, zarar kanıtlanmalı, hukuka aykırı fiil ile zarar arasındaki illiyet bağını gösterilmektedir. Kusur unsurunu da ortaya koymanız önemlidir. Ayrıca, zamanaşımı sürelerine dikkat etmeli ve gerekli delilleri toplamalısınız.
Tazminat miktarı, hâkim tarafından durumun özelliklerine göre değerlendirilmektedir. Kusurun ağırlığı, zararın büyüklüğü ve tarafların mali durumu gibi faktörler göz önüne alınarak belirlenmektedir. Amaç, kişinin uğradığı zararı gidermektir, zenginleşmesini sağlamak değildir.
Davayı kaybeden taraf, talep ettiği tazminatı alamamaktadır. Ayrıca yargılama giderlerini, karşı tarafın avukatlık ücretlerini ve diğer yasal masrafları ödemek zorunda kalabilir.
Tazminat davası açmak için hukuka aykırı bir fiil bulunmalıdır. Bu fiilden kaynaklanan bir zarar gösterilmelidir. Bunun yanı sıra fiil ile zarar arasında nedensellik bağı ve kusur unsuru da bulunmalıdır. Ayrıca, dava açma süresi içinde hareket edilmelidir.
Maddi tazminat, kişinin malvarlığında meydana gelen somut zararları karşılamaktadır. Manevi tazminat ise kişinin yaşadığı acı, üzüntü ve elem gibi psikolojik zararları gidermeyi amaçlar.