Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hakkında Her Şey

  • Ana Sayfa
  • / Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hakkında Her Şey
Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hakkında Her Şey
Yayınlanma Tarihi: 06.09.2025 | Güncellenme Tarihi: 06.09.2025

Sevdiklerinizi kaybettiğinizde, duygusal acının yanı sıra maddi zorluklar da ortaya çıkabilmektedir. Destekten Yoksun Kalma Tazminatı, hayatını kaybeden bir kişinin yaşarken maddi destek sağladığı yakınlarının uğradığı zararların karşılanması için ödenen özel bir haksız fiil tazminatıdır. Bu tazminat türü, geride kalanların geleceğini güvence altına almak için hukuk sistemimizde önemli bir yer tutmaktadır.

Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Nedir?

Hukuki açıdan Destekten Yoksun Kalma Tazminatı, ölen bir kişinin yaşarken destek verdiği kişilerin aldığı desteğin ölüm sebebiyle ortadan kalkması neticesinde destek alanların uğradıkları zarardır. Başka bir deyişle, ölenin ekonomik gücüyle, bedensel ve düşünsel varlığıyla, yardım ve hizmetleriyle, yoksun kalanların yaşamını kolaylaştırıcı her türlü etkinliğiyle sağladığı destekliğin parasal değerlendirmesidir.

Bu tazminat türü, doğrudan doğruya hayatta kalanların kişiliklerinde doğan bir haktır. Bu hak da onlara ölenden geçmiş değildir. Bununla birlikte, ölenin sağlığında yaptığı sözleşmeler, borçlanmalar veya bazı haklardan vazgeçmiş olması, destekten yoksun kalanları bağlamamakta ve tazminat isteme haklarını ortadan kaldırmamaktadır.

Önemli bir nokta, destekten yoksun kalma tazminatı nedir sorusuna cevap ararken, ölenin destekliği yalnızca parasal değildir. Yardım ve hizmet ederek, yiyecek ve eşya vererek, bakıp gözeterek de destek olunabileceği kabul edilmiştir.

Türk Borçlar Kanunu'nun 53/1-3 maddesinde "Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar" olarak tanımlanmıştır. Amacı, desteğini kaybeden kişilerin, ölümle sonuçlanan olaydan önceki sosyal ve ekonomik hayat seviyesinin devamını sağlayacak bir paranın ödettirilmesidir.

Destekten Yoksun Kalma Tazminatının Kapsamı ve Şartları

Destekten Yoksun Kalma Tazminatının kapsamını belirleyen yasal düzenleme, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 53/3 maddesinde "Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıpların tazmin edilmesi gerekir" şeklinde ifade edilmiştir.

Öncelikle, bu tazminatın en temel şartı destek veren kişinin vefat etmiş olmasıdır. Bununla birlikte, kişinin ölümüne mutlaka bir başkasının sebebiyet vermesi gerekmektedir. Kişinin kendi kusuru veya eceli ile ölmesi halinde tazminat talep edilememektedir.

Ayrıca, ölüme sebep olan eylem ile meydana gelen zarar arasında nedensellik bağı bulunmalıdır. Ölen kişinin de bu olayda ağır kusuru olmamalıdır. Tazminat talep eden kişilerin bakıma muhtaç olmaları gerekmektedir. Ölen kişinin ise sağ iken yaptığı desteklerin sürekli ve düzenli olması da aranan şartlardandır. Tek seferlik destek alan kişiler bu tazminatı talep edemezler.

Destek kavramı yalnızca parasal yardımları değil, hizmet etmek suretiyle sağlanan destekleri de kapsamaktadır. Dolayısıyla ev kadınının ailesi için sunduğu hizmetler de destek olarak değerlendirilmektedir. Bu desteğin kaybı da tazminat hakkı doğurmaktadır.

Kimler Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Talep Edebilir?

Kural olarak, ölenin maddi desteğinden yoksun kalan herkes Destekten Yoksun Kalma Tazminatı talep edebilmektedir. Bu hakkın miras hakkıyla doğrudan bir bağlantısı yoktur. Dolayısıyla, mirasçı olmak zorunlu değildir. Aynı şekilde her mirasçının da otomatik olarak tazminat talep hakkı bulunmamaktadır.

Tazminat talebinde bulunabilecek kişiler genellikle şunlardır:

  • Ölenin eşi
  • Çocukları
  • Anne-babası
  • Nişanlısı
  • Düzenli olarak destek sağladığı kardeşleri veya diğer akrabaları
  • Ölenin düzenli olarak burs verdiği öğrenciler veya maddi yardımda bulunduğu arkadaşları

Bazı ilişkilerde destek karinesi kabul edilmektedir. Eşler, çocuklar ve anne-baba arasındaki destek ilişkisi için ayrıca kanıt sunmaya gerek yoktur.

Kardeşler açısından ise durum farklıdır. Kardeşin tazminat talep edebilmesi için ölen kardeşin refah içinde olması ve sağ kalan kardeşin yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek olması gerekir. Ayrıca, nikahsız eş veya nişanlılar, boşanmış eşler ve hatta nafaka alacaklıları da belirli koşullar altında tazminat talep edebilmektedir. Önemli olan, eylemli bir destek ilişkisinin varlığını kanıtlayabilmektir.

Destekten Yoksun Kalma Tazminatı Hakkında Her Şey

Tazminat Hesaplamasında Dikkate Alınan Faktörler

Destekten Yoksun Kalma Tazminatı hesaplanırken uzman bilirkişiler veya mahkeme tarafından birçok teknik faktör göz önünde bulundurulmaktadır. Öncelikle, ölen kişinin yaşı, gelir durumu ve destekten yoksun kalan kişilerin sayısı ile ekonomik durumları temel belirleyicilerdir.

Hesaplamada dikkate alınan en önemli unsurlardan biri, ölen kişinin bakiye ömrüdür. Eskiden Fransa'dan alınan 1931 tarihli "PMF" cetvelleri kullanılmaktaydı. Günümüzde ise "TRH 2010" adı verilen Ulusal Mortalite Tablosu esas alınmaktadır. Ayrıca, kişinin 60 yaşına kadar olan çalışma süresi "aktif dönem", emeklilikten sonraki süre ise "pasif dönem" olarak kabul edilmektedir.

Tazminat miktarının belirlenmesinde, ölen kişinin aktif dönemde ispatlanmış kazancı, pasif dönemde ise asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmaktadır. Destek payları ise ölenin kazançlarının tamamı (100) kabul edilerek paylaştırılmaktadır. Örneğin, sağ kalan eşin payı ile ölenin payı genellikle 1/2'şer olarak değerlendirilmektedir.

Hesaplamada indirim nedenleri de etkilidir. Haksız fiil eyleminde ölen kişinin kusuru varsa, tazminattan kusur oranında indirim yapılmaktadır. Benzer şekilde, hatır taşıması ve yetiştirme gideri de hesaplamada dikkate alınan indirim sebepleridir. Bununla birlikte, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 55. maddesine göre, hakkaniyete göre indirim yapılamayacağı da belirtilmiştir.

Tazminat Nasıl Hesaplanır ve Dava Süreci Nasıl İşler?

Tazminat davası açmadan önce bilirkişiler tarafından Destekten Yoksun Kalma Tazminatı hesaplaması yapılmaktadır. Öncelikle, ölenin sağlığında kazandığı gerçek gelir tespit edilmektedir. Bu gelirden kişisel ihtiyaç payı (yaklaşık %30) düşüldükten sonra kalan miktar destek payı olarak belirlenmektedir. Sonrasında ise hak sahiplerine dağıtılmaktadır.

Dava süreci şu adımları içerir:

  1. Gerekli belgelerin toplanması (vefat belgesi, kimlik belgesi, ikametgâh, destek kanıtları)
  2. Dava dilekçesinin avukat tarafından hazırlanması
  3. Harç ve masrafların ödenmesi
  4. Dilekçenin mahkemeye sunulması
  5. Davalı tarafa tebligat yapılması
  6. Tarafların savunma ve taleplerinin değerlendirilmesi
  7. Bilirkişi raporunun hazırlanması
  8. Mahkeme kararının verilmesi

Ayrıca, trafik kazası kaynaklı ölümlerde dava açmadan önce zorunlu mali mesuliyet sigortacısına başvurulması şarttır. Zamanaşımı süresi, zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenilmesinden itibaren 2 yıldır. Eğer ölüme neden olan fiil suç teşkil ediyorsa, ceza zamanaşımı süresi içinde tazminat davası açılabilmektedir.

Bununla birlikte, dava yetkili mahkemede açılmalıdır. Genel kural, davalının ikametgâhının bulunduğu yer mahkemesinde dava açılmasıdır. Ancak haksız fiil söz konusu olduğunda, davacı birden fazla yetkili mahkemeden birini tercih edebilmektedir.

Destekten Yoksun Kalma Tazminatı, kaybettiğimiz sevdiklerimizin maddi desteğinden mahrum kalmamız durumunda hukuk sistemimizin bize sunduğu önemli bir haktır. Sonuç olarak, bu tazminat hakkının maddi kayıpların giderilmesinde ve geride kalanların yaşam standartlarının korunmasında önemlidir. Dolayısıyla, böyle acı bir durumla karşılaşıldığında, hak kaybına uğramamak için uzman bir avukattan hukuki destek almak son derece önemlidir.

Sık Sorulan Sorular

Destekten yoksun kalma tazminatı, vefat eden bir kişinin maddi desteğinden mahrum kalan yakınlarının uğradığı zararların karşılanması için ödenen bir tazminattır. Bu tazminatı, ölen kişinin eşi, çocukları, anne-babası, nişanlısı ve düzenli olarak destek sağladığı diğer kişiler talep edebilmektedir.

Tazminat hesaplamasında ölen kişinin yaşı, gelir durumu, bakiye ömrü, destekten yoksun kalanların sayısı ve ekonomik durumları gibi faktörler dikkate alınmaktadır. Ayrıca, kişinin aktif ve pasif çalışma dönemleri, destek payları ve olası indirim nedenleri de hesaplamada rol oynar.

Evet, tazminat davası açmak için süre sınırı vardır. Zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenilmesinden itibaren 2 yıldır. Eğer ölüme neden olan fiil suç teşkil ediyorsa, ceza zamanaşımı süresi içinde de dava açılabilmektedir.

Tazminat miktarı, ölen kişinin gelirinden kişisel ihtiyaç payı düşüldükten sonra kalan miktarın hak sahiplerine dağıtılmasıyla belirlenmektedir. Genellikle destek olana 2 pay, eşe 2 pay, anne-baba ve çocuklara 1'er pay verilmektedir. Bu paylar, destek süresi boyunca alınacak toplam miktar üzerinden hesaplanır ve bugünkü değere indirgenir.

Trafik kazası kaynaklı ölümlerde, dava açmadan önce zorunlu mali mesuliyet sigortacısına başvurulması gerekmektedir. Sigorta şirketinin cevabı beklendikten sonra, gerekli belgeler toplanarak dava açılabilir. Dava süreci, dilekçenin hazırlanması, mahkemeye sunulması, tarafların savunmalarının alınması, bilirkişi raporunun hazırlanması ve mahkeme kararının verilmesi aşamalarını içerir.

Telefon
Bize Ulaşın
Whatsapp

Bize Ulaşın