Trafik kazası sonrası sigorta şirketlerinin ödediği tutarın gerçek zararı karşılamaması durumunda devreye giren hasar farkı tazminatı, araç sahiplerinin en doğal haklarından biridir. Bu tazminat, kazalı araçta oluşan teknik nitelikteki zararın giderilmesi ve onarım giderlerine ilişkindir. Aslında, aracın kullanıma hazır eski haline getirilmesi için yapılan tamir ve parça değişimi giderlerini kapsar.
Sigorta şirketleri genellikle onarımda orijinal parçalar yerine yan sanayi olarak bilinen eş değer parçalar kullanabilmektedir. Hasar farkı tazminatı hesaplama yapılırken, orijinal parça ile yan sanayi parça arasındaki fiyat farkı esas alınmaktadır. Örneğin, aracınızın ön tampon parçasının orijinal fiyatı KDV hariç otuz iki bin beş yüz TL ise ve sigorta şirketi on bin TL tutarında yan sanayi bir ön tampon taktıysa, aradaki fark yirmi iki bin beş yüz TL'dir.
Hasar farkı tazminatı hesaplaması, sigorta şirketleri ve araç sahipleri arasında sıklıkla anlaşmazlık konusu olabilmektedir. Öncelikle, bu tazminat orijinal parça ile yan sanayi veya eşdeğer parça arasındaki fiyat farkı dikkate alınarak hesaplanmaktadır. Bu hesaplama işlemi, konusunda uzman bilirkişiler tarafından gerçekleştirilmektedir.
Gerçek zarar, kazaya karışan aracın hasarlı parçalarının tamamen orijinal olanlarla değiştirilmesi için gereken tutarı ifade etmektedir. Yargıtay kararlarına göre, bu zarar yalnızca orijinal parça kullanılarak yapılan onarımla tam olarak karşılanabilmektedir. Sigorta şirketleri genellikle yan sanayi veya eşdeğer parça bedeli üzerinden ödeme yapmaktadır. Ancak aradaki fark “hasar farkı tazminatı” olarak talep edilebilmektedir. Bu fark, sigorta veya kasko ekspertiz raporları incelenerek; iskonto oranları, parça türleri ve ödeme tutarları dikkate alınarak hesaplanmaktadır. Karayolları Trafik Sigortası Genel Şartları'na göre öncelik tamirde olsa da, eşdeğer parça bulunamazsa orijinali ile değiştirilmesi zorunludur.
Önemli olan, sigorta şirketinin zararı gerçekten karşılayıp karşılamadığıdır. Bu sürecin doğru yönetilmesi için bilirkişi ve ekspertiz desteği alınmalıdır. Özellikle raporlarda yalnızca orijinal parça bedelleri esas alınmalıdır. Başvuru sonrası tazminat tahsil süreci genellikle 5 ila 7 ay sürmektedir. Sonuç ise büyük ölçüde doğru belge sunumu ve profesyonel destekle şekillenmektedir.
Tazminat talebinde bulunmak için izlemeniz gereken belirli adımlar vardır. Öncelikle, trafik kazası sonrasında en kısa sürede sigorta şirketine kaza bildiriminde bulunmalısınız. Kazaya karışan aracınızın sigorta dosyası açıldıktan sonra, sigorta şirketi tarafından atanan eksper aracınızdaki hasarı tespit etmektedir. Buna bağlı olarak da bir ekspertiz raporu hazırlamaktadır. Bu rapor, maddi hasar ve işçilik bedellerini detaylı olarak içermektedir. Rapor onaylandıktan sonra onarım gerçekleştirilmekte ve ekspertiz raporu incelenerek uygulanan iskonto ve parça fiyatları değerlendirilmektedir.
Tazminat talebinde bulunmak için şu adımları izleyin:
Hasar Farkı Tazminatı İstanbul ve diğer şehirlerde aynı prosedürle işlemektedir. Sigorta Tahkim Komisyonu'na başvuru süreci teknik bilgi gerektirmemektedir. Bu sebeple, Hasar Farkı Tazminatı başvurusu için alanında uzman bir avukattan destek almanız faydalı olacaktır.
Başvuru sonrası Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından dosyaya hakem ataması yapılmaktadır. Hakem dosyayı inceleyerek bilirkişi ataması yapmaktadır. Bilirkişi gerçek onarım bedelini tespit etmekte ve rapor taraflara tebliğ edilmektedir. Hasar Farkı Tazminatı Ankara veya Hasar Farkı Tazminatı İzmir'de olduğu gibi, Hasar Farkı Tazminatı Bursa ve Hasar Farkı Tazminatı Eskişehir'de de bu süreç ortalama 4-6 ay sürmektedir.
Bununla birlikte, hesaplama ve tahsil süreci genellikle en geç 5-7 ay içinde tamamlanmaktadır. Ayrıca, zamanaşımı süresi konusunda dikkatli olmalısınız. Sigortaya ilişkin yapacağınız hasar farkı tazminatları için kanunen 2 yıllık zamanaşımı öngörülmüştür. Bu süre geçtikten sonra yapacağınız başvurular zamanaşımının geçtiği gerekçesiyle reddedilebilmektedir.
Tazminat hakkı öncelikle araç sahiplerine tanınmıştır. Trafik kazası sonucunda aracı hasar gören kişiler, sigorta şirketinin ödediği meblağın gerçek zararı karşılamaması durumunda bu tazminatı talep edebilirler. Kazalı aracın tamir masraflarının tamamının karşılanması, araç sahibinin yasal hakkıdır. Dolayısıyla, araç sahipleri, sigorta şirketinden orijinal parçalarla yapılan onarım ile yan sanayi parçalarla yapılan onarım arasındaki farkı isteme hakkına sahiptir.
Bununla birlikte, araç sürücüleri de kaza anında kullandıkları aracın trafik sigortası kapsamında olması şartıyla hasar farkı tazminatı talebinde bulunabilmektedir. Ayrıca, araç üzerinde hak sahibi olan diğer kişiler de bu tazminatı alabilmektedir. Aracın bir işletmeye veya şirkete ait olması durumunda, bu tüzel kişilikler de tazminat hakkına sahiptir.
Tazminat almak için kusurlu aracın sigorta şirketine başvuru yapmanız gerekmektedir. Ancak, her iki tarafın da sigortası olması durumunda, kusur oranlarına göre her iki sigorta şirketinden de tazminat alınabilmektedir. Önemle belirtmek gerekir ki, başvuru için kanunen belirlenmiş iki yıllık bir zamanaşımı süresi vardır. Bu süre geçtikten sonra yapılacak başvurular reddedilecektir. Hesaplama işlemlerinde ise, araç sahibinin gerçek zararının tam olarak tespiti esastır. Unutulmamalıdır ki, sigorta şirketi ile araç sahibi arasında hasar miktarına ilişkin bir anlaşma bulunabilmektedir. Ancak, Karayolları Trafik Kanunu'nun 111. maddesi uyarınca hukuki sorumluluğu daraltan anlaşmalar geçersizdir. İki yıl içinde bu muvafakatnamenin iptali talebiyle dava açılabilmektedir.
Talepte bulunurken bazı kritik noktalara dikkat etmek, hakkınızı tam olarak alabilmeniz için oldukça önemlidir. Öncelikle, talebin sigorta şirketine olarak yapılması gerektiğini unutmayın.
Sigorta şirketleri talebi 15 gün içinde cevaplamak zorundadır. Eğer talebiniz kabul edilirse, tazminat tutarı 10 gün içinde ödenmelidir. Bununla birlikte, sigorta şirketleri genellikle bu tür taleplere olumlu yanıt vermemektedir. Bu sebeple, çoğu zaman tahkim veya dava yoluna gitmeniz gerekebilmektedir. Bu durumda uzman bir avukattan destek almanız büyük önem taşımaktadır.
Talebinizle birlikte sunmanız gereken belgeler arasında kazaya dair fotoğraflar, araç ruhsatı, kaza tutanağı, ehliyet fotokopileri ve poliçe bilgileri bulunmalıdır. Ayrıca başvuru sırasında en kritik belge olan hasar ekspertiz raporunu mutlaka temin etmelisiniz.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta, zamanaşımı süresidir. Hasar Farkı Tazminatı hesaplama ve talebi için kaza tarihinden itibaren 2 yıllık bir zamanaşımı süresi mevcuttur. Bu süre geçtikten sonra yapacağınız başvurular reddedilecektir.
Sigorta şirketleri tarafından imzalatılan feragatnameler konusunda da tedirgin olmanıza gerek yoktur. Karayolları Trafik Kanunu'nun 111. maddesi uyarınca, hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin yetersiz anlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren iki yıl içinde iptal edilebilmektedir. Bu nedenle, haklarınızı korumak için her zaman tüm belgeleri saklayın. Gerekirse profesyonel destek almaktan çekinmeyin.
Tazminat sürecinin sorunsuz ilerleyebilmesi için bu belgelerin doğru ve eksiksiz olması büyük önem taşımaktadır.
Öncelikle, sigorta şirketinizde halihazırda açılmış bir kasko veya trafik hasar dosyası varsa, değer kaybı tazminatının ödenebilmesi için sadece değer kaybı talep beyanı ve hak sahibine ait IBAN bilgisi yeterli olacaktır. Eğer sigorta şirketinizde henüz bir hasar dosyası açılmamışsa, başvuru için daha kapsamlı belgelere ihtiyaç duyulmaktadır.
Tazminat talebinde bulunurken şu belgeleri hazırlamanız gerekmektedir:
Ayrıca, yüksek tutarlı hasarlar için ek belgeler istenebilmektedir. Özellikle yüz seksen beş bin TL üzerindeki hasarlar için sigorta şirketleri tarafından ek belgeler talep edilebilmektedir.
Bununla birlikte, bilirkişi tarafından değerlendirilen ve maddi hasara ilişkin ekspertiz yapıldıysa, eksper raporunun da dosyaya eklenmesi büyük önem taşımaktadır.
Hasar dosyası vekaleten takip ediliyorsa, vekaletname örneği, vekilin IBAN bilgisi ve T.C. kimlik numarası gibi belgelerin de dosyaya eklenmesi gerekmektedir. Onarım kaskodan yapıldıysa, eksper raporu mutlaka dosyaya eklenmelidir. Başvuru sürecinde tüm resmi belgelerin orijinalleri ya da düzenleyen kurum tarafından "aslı gibidir" onaylı suretlerinin ibraz edilmesi gerektiğini unutmayın.
Sigorta şirketleri ile yaşanan uyuşmazlıklar, çoğu zaman karmaşık hukuki süreçleri beraberinde getirmektedir. Hasar farkı tazminatı konusunda uzman yardımı almak, hak kaybı yaşamamak için önemlidir. Özellikle trafik kazalarında düzenlenen ekspertiz raporları, kaza tespit tutanakları ve diğer teknik belgeler uzmanlık gerektiren konulardır. Bu belgelerdeki hatalı işlemler nedeniyle ciddi maddi kayıplar yaşanabilmektedir. Ek olarak tamamen hak mahrumiyeti de söz konusu olabilmektedir. Bu nedenle, tazminat sürecinde bir avukatla çalışmak, başarı şansınızı önemli ölçüde artıracaktır.
Hukuki destek sayesinde tazminat hesaplamaları doğru bir şekilde yapılmaktadır. Haklarınızın korunması için gerekli adımlar atılmaktadır. Uzmanlaşmış avukatlar, sigorta şirketleri ile yaşanan uyuşmazlıkları çözmek için gereken hukuki bilgi ve tecrübeye sahiptir. Ayrıca, araç değer kaybını doğru analiz ederek talep edilecek tazminat miktarını da belirleyebilmektedir. Bununla birlikte, tazminatı hesaplama işlemlerinde yapılabilecek hatalar, tazminat miktarını doğrudan etkileyebilmektedir.
Ülkemizde yasal statüye sahip olmayan hasar danışmanlık firmaları, kaza sonrasında çeşitli yollarla elde ettikleri bilgilerle mağdurları arayabilmektedir. Ancak bu firmalarla yapılan işlemlerde genellikle kaza geçiren taraf alacağını alamamakta ve muhatap bulamamaktadır. Sigorta şirketleri hasar farkı taleplerini genellikle reddetme eğilimindedir. Bu durumda uzman bir avukat, haklarınızı savunarak adil bir tazminat almanızı sağlayabilmektedir. Ayrıca mahkeme süreçlerinde size rehberlik ederek davayı profesyonel bir şekilde takip edebilmektedir. Sonuç olarak, uzman yardımı almak, hasar farkı tazminatı sürecinizin daha hızlı, etkili ve sorunsuz ilerlemesini sağlayarak, haklarınızın tam olarak korunmasına yardımcı olacaktır.
Trafik kazası sonrası sigorta şirketlerinin ödediği tutarın gerçek zararı karşılamaması durumunda devreye giren hasar farkı tazminatı, araç sahiplerinin en doğal haklarından biridir. Bu tazminat, kazalı araçta oluşan teknik nitelikteki zararın giderilmesi ve onarım giderlerine ilişkindir. Aslında, aracın kullanıma hazır eski haline getirilmesi için yapılan tamir ve parça değişimi giderlerini kapsar.
Sigorta şirketleri genellikle onarımda orijinal parçalar yerine yan sanayi olarak bilinen eş değer parçalar kullanabilmektedir. Hasar farkı tazminatı hesaplama yapılırken, orijinal parça ile yan sanayi parça arasındaki fiyat farkı esas alınmaktadır. Örneğin, aracınızın ön tampon parçasının orijinal fiyatı KDV hariç otuz iki bin beş yüz TL ise ve sigorta şirketi on bin TL tutarında yan sanayi bir ön tampon taktıysa, aradaki fark yirmi iki bin beş yüz TL'dir.
Hasar farkı tazminatı hesaplaması, sigorta şirketleri ve araç sahipleri arasında sıklıkla anlaşmazlık konusu olabilmektedir. Öncelikle, bu tazminat orijinal parça ile yan sanayi veya eşdeğer parça arasındaki fiyat farkı dikkate alınarak hesaplanmaktadır. Bu hesaplama işlemi, konusunda uzman bilirkişiler tarafından gerçekleştirilmektedir.
Gerçek zarar, kazaya karışan aracın hasarlı parçalarının tamamen orijinal olanlarla değiştirilmesi için gereken tutarı ifade etmektedir. Yargıtay kararlarına göre, bu zarar yalnızca orijinal parça kullanılarak yapılan onarımla tam olarak karşılanabilmektedir. Sigorta şirketleri genellikle yan sanayi veya eşdeğer parça bedeli üzerinden ödeme yapmaktadır. Ancak aradaki fark “hasar farkı tazminatı” olarak talep edilebilmektedir. Bu fark, sigorta veya kasko ekspertiz raporları incelenerek; iskonto oranları, parça türleri ve ödeme tutarları dikkate alınarak hesaplanmaktadır. Karayolları Trafik Sigortası Genel Şartları'na göre öncelik tamirde olsa da, eşdeğer parça bulunamazsa orijinali ile değiştirilmesi zorunludur.
Önemli olan, sigorta şirketinin zararı gerçekten karşılayıp karşılamadığıdır. Bu sürecin doğru yönetilmesi için bilirkişi ve ekspertiz desteği alınmalıdır. Özellikle raporlarda yalnızca orijinal parça bedelleri esas alınmalıdır. Başvuru sonrası tazminat tahsil süreci genellikle 5 ila 7 ay sürmektedir. Sonuç ise büyük ölçüde doğru belge sunumu ve profesyonel destekle şekillenmektedir.
Tazminat talebinde bulunmak için izlemeniz gereken belirli adımlar vardır. Öncelikle, trafik kazası sonrasında en kısa sürede sigorta şirketine kaza bildiriminde bulunmalısınız. Kazaya karışan aracınızın sigorta dosyası açıldıktan sonra, sigorta şirketi tarafından atanan eksper aracınızdaki hasarı tespit etmektedir. Buna bağlı olarak da bir ekspertiz raporu hazırlamaktadır. Bu rapor, maddi hasar ve işçilik bedellerini detaylı olarak içermektedir. Rapor onaylandıktan sonra onarım gerçekleştirilmekte ve ekspertiz raporu incelenerek uygulanan iskonto ve parça fiyatları değerlendirilmektedir.
Tazminat talebinde bulunmak için şu adımları izleyin:
Hasar Farkı Tazminatı İstanbul ve diğer şehirlerde aynı prosedürle işlemektedir. Sigorta Tahkim Komisyonu'na başvuru süreci teknik bilgi gerektirmemektedir. Bu sebeple, Hasar Farkı Tazminatı başvurusu için alanında uzman bir avukattan destek almanız faydalı olacaktır.
Başvuru sonrası Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından dosyaya hakem ataması yapılmaktadır. Hakem dosyayı inceleyerek bilirkişi ataması yapmaktadır. Bilirkişi gerçek onarım bedelini tespit etmekte ve rapor taraflara tebliğ edilmektedir. Hasar Farkı Tazminatı Ankara veya Hasar Farkı Tazminatı İzmir'de olduğu gibi, Hasar Farkı Tazminatı Bursa ve Hasar Farkı Tazminatı Eskişehir'de de bu süreç ortalama 4-6 ay sürmektedir.
Bununla birlikte, hesaplama ve tahsil süreci genellikle en geç 5-7 ay içinde tamamlanmaktadır. Ayrıca, zamanaşımı süresi konusunda dikkatli olmalısınız. Sigortaya ilişkin yapacağınız hasar farkı tazminatları için kanunen 2 yıllık zamanaşımı öngörülmüştür. Bu süre geçtikten sonra yapacağınız başvurular zamanaşımının geçtiği gerekçesiyle reddedilebilmektedir.
Tazminat hakkı öncelikle araç sahiplerine tanınmıştır. Trafik kazası sonucunda aracı hasar gören kişiler, sigorta şirketinin ödediği meblağın gerçek zararı karşılamaması durumunda bu tazminatı talep edebilirler. Kazalı aracın tamir masraflarının tamamının karşılanması, araç sahibinin yasal hakkıdır. Dolayısıyla, araç sahipleri, sigorta şirketinden orijinal parçalarla yapılan onarım ile yan sanayi parçalarla yapılan onarım arasındaki farkı isteme hakkına sahiptir.
Bununla birlikte, araç sürücüleri de kaza anında kullandıkları aracın trafik sigortası kapsamında olması şartıyla hasar farkı tazminatı talebinde bulunabilmektedir. Ayrıca, araç üzerinde hak sahibi olan diğer kişiler de bu tazminatı alabilmektedir. Aracın bir işletmeye veya şirkete ait olması durumunda, bu tüzel kişilikler de tazminat hakkına sahiptir.
Tazminat almak için kusurlu aracın sigorta şirketine başvuru yapmanız gerekmektedir. Ancak, her iki tarafın da sigortası olması durumunda, kusur oranlarına göre her iki sigorta şirketinden de tazminat alınabilmektedir. Önemle belirtmek gerekir ki, başvuru için kanunen belirlenmiş iki yıllık bir zamanaşımı süresi vardır. Bu süre geçtikten sonra yapılacak başvurular reddedilecektir. Hesaplama işlemlerinde ise, araç sahibinin gerçek zararının tam olarak tespiti esastır. Unutulmamalıdır ki, sigorta şirketi ile araç sahibi arasında hasar miktarına ilişkin bir anlaşma bulunabilmektedir. Ancak, Karayolları Trafik Kanunu'nun 111. maddesi uyarınca hukuki sorumluluğu daraltan anlaşmalar geçersizdir. İki yıl içinde bu muvafakatnamenin iptali talebiyle dava açılabilmektedir.
Talepte bulunurken bazı kritik noktalara dikkat etmek, hakkınızı tam olarak alabilmeniz için oldukça önemlidir. Öncelikle, talebin sigorta şirketine olarak yapılması gerektiğini unutmayın.
Sigorta şirketleri talebi 15 gün içinde cevaplamak zorundadır. Eğer talebiniz kabul edilirse, tazminat tutarı 10 gün içinde ödenmelidir. Bununla birlikte, sigorta şirketleri genellikle bu tür taleplere olumlu yanıt vermemektedir. Bu sebeple, çoğu zaman tahkim veya dava yoluna gitmeniz gerekebilmektedir. Bu durumda uzman bir avukattan destek almanız büyük önem taşımaktadır.
Talebinizle birlikte sunmanız gereken belgeler arasında kazaya dair fotoğraflar, araç ruhsatı, kaza tutanağı, ehliyet fotokopileri ve poliçe bilgileri bulunmalıdır. Ayrıca başvuru sırasında en kritik belge olan hasar ekspertiz raporunu mutlaka temin etmelisiniz.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta, zamanaşımı süresidir. Hasar Farkı Tazminatı hesaplama ve talebi için kaza tarihinden itibaren 2 yıllık bir zamanaşımı süresi mevcuttur. Bu süre geçtikten sonra yapacağınız başvurular reddedilecektir.
Sigorta şirketleri tarafından imzalatılan feragatnameler konusunda da tedirgin olmanıza gerek yoktur. Karayolları Trafik Kanunu'nun 111. maddesi uyarınca, hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin yetersiz anlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren iki yıl içinde iptal edilebilmektedir. Bu nedenle, haklarınızı korumak için her zaman tüm belgeleri saklayın. Gerekirse profesyonel destek almaktan çekinmeyin.
Tazminat sürecinin sorunsuz ilerleyebilmesi için bu belgelerin doğru ve eksiksiz olması büyük önem taşımaktadır.
Öncelikle, sigorta şirketinizde halihazırda açılmış bir kasko veya trafik hasar dosyası varsa, değer kaybı tazminatının ödenebilmesi için sadece değer kaybı talep beyanı ve hak sahibine ait IBAN bilgisi yeterli olacaktır. Eğer sigorta şirketinizde henüz bir hasar dosyası açılmamışsa, başvuru için daha kapsamlı belgelere ihtiyaç duyulmaktadır.
Tazminat talebinde bulunurken şu belgeleri hazırlamanız gerekmektedir:
Ayrıca, yüksek tutarlı hasarlar için ek belgeler istenebilmektedir. Özellikle yüz seksen beş bin TL üzerindeki hasarlar için sigorta şirketleri tarafından ek belgeler talep edilebilmektedir.
Bununla birlikte, bilirkişi tarafından değerlendirilen ve maddi hasara ilişkin ekspertiz yapıldıysa, eksper raporunun da dosyaya eklenmesi büyük önem taşımaktadır.
Hasar dosyası vekaleten takip ediliyorsa, vekaletname örneği, vekilin IBAN bilgisi ve T.C. kimlik numarası gibi belgelerin de dosyaya eklenmesi gerekmektedir. Onarım kaskodan yapıldıysa, eksper raporu mutlaka dosyaya eklenmelidir. Başvuru sürecinde tüm resmi belgelerin orijinalleri ya da düzenleyen kurum tarafından "aslı gibidir" onaylı suretlerinin ibraz edilmesi gerektiğini unutmayın.
Sigorta şirketleri ile yaşanan uyuşmazlıklar, çoğu zaman karmaşık hukuki süreçleri beraberinde getirmektedir. Hasar farkı tazminatı konusunda uzman yardımı almak, hak kaybı yaşamamak için önemlidir. Özellikle trafik kazalarında düzenlenen ekspertiz raporları, kaza tespit tutanakları ve diğer teknik belgeler uzmanlık gerektiren konulardır. Bu belgelerdeki hatalı işlemler nedeniyle ciddi maddi kayıplar yaşanabilmektedir. Ek olarak tamamen hak mahrumiyeti de söz konusu olabilmektedir. Bu nedenle, tazminat sürecinde bir avukatla çalışmak, başarı şansınızı önemli ölçüde artıracaktır.
Hukuki destek sayesinde tazminat hesaplamaları doğru bir şekilde yapılmaktadır. Haklarınızın korunması için gerekli adımlar atılmaktadır. Uzmanlaşmış avukatlar, sigorta şirketleri ile yaşanan uyuşmazlıkları çözmek için gereken hukuki bilgi ve tecrübeye sahiptir. Ayrıca, araç değer kaybını doğru analiz ederek talep edilecek tazminat miktarını da belirleyebilmektedir. Bununla birlikte, tazminatı hesaplama işlemlerinde yapılabilecek hatalar, tazminat miktarını doğrudan etkileyebilmektedir.
Ülkemizde yasal statüye sahip olmayan hasar danışmanlık firmaları, kaza sonrasında çeşitli yollarla elde ettikleri bilgilerle mağdurları arayabilmektedir. Ancak bu firmalarla yapılan işlemlerde genellikle kaza geçiren taraf alacağını alamamakta ve muhatap bulamamaktadır. Sigorta şirketleri hasar farkı taleplerini genellikle reddetme eğilimindedir. Bu durumda uzman bir avukat, haklarınızı savunarak adil bir tazminat almanızı sağlayabilmektedir. Ayrıca mahkeme süreçlerinde size rehberlik ederek davayı profesyonel bir şekilde takip edebilmektedir. Sonuç olarak, uzman yardımı almak, hasar farkı tazminatı sürecinizin daha hızlı, etkili ve sorunsuz ilerlemesini sağlayarak, haklarınızın tam olarak korunmasına yardımcı olacaktır.
Sigorta şirketi ve Sigorta Tahkim Komisyonu vasıtasıyla tahsil edilen hasar farkı tazminatı bedelleri Tramer sistemine işlenmemektedir. Bu sebeple, aracınız için tazminat aldığınızda, bu durum aracınızın değerini veya sonraki sigorta primlerini etkilemez.
Araç mahrumiyet bedeli, kusurlu araç sahibinden ve sürücüsünden talep edilmektedir. Bu bedel, kusurlu aracın trafik sigortası kapsamında değildir. Tek taraflı kazalarda sürücü yüzde yüz kusurlu kabul edilmektedir. Çift taraflı kazalarda ise her bir araç sahibi karşı tarafın kusuru oranında ikame araç bedelini alabilmektedir.
Kusurlu olan aracın sigorta şirketinden ve aracın sürücüsünden talep edilebilmektedir. Tazminatı alabilmek için sigorta şirketine yazılı başvuruda bulunmanız ve on beş gün cevap verebilmesi için süre vermeniz gerekmektedir.
Aracın trafik sigortası kapsamında olan araç sahibine, araç sürücüsüne veya araç üzerinde hak sahibi olan diğer kişilere ödenmektedir. Ticari araçlarda işletmeye veya şirkete de bu tazminat ödenebilmektedir.
Sigorta şirketi, hasar miktarına ilişkin belgeler kendisine verildikten sonra en geç on beş gün içinde gerekli incelemeyi tamamlayarak hasar ve tazminat miktarını sigortalıya bildirmekle yükümlüdür. Talebi kabul ederse, tazminat tutarını on gün içinde ödemek zorundadır.
Sigorta şirketleri gerçek zarar ilkesi gereği hasar gören aracın tamirini yaptırırken orijinal parçalar kullandırmak zorundadır. Bununla birlikte, uygulamada daha ekonomik yollar seçebilmektedirler. Hasar Farkı Tazminatı başvurusu sırasında, sigorta şirketinin yan sanayi parçalar kullanması durumunda doğan farkı talep edebilirsiniz.